28 Aralık 2010 Salı

çizmek istesen ?

çizmek isteseydim aşkımı, mutlak çizerdim seni, silmek istedeseydim hayatımı sensiz geçen günleri silerdim, reklendirmek isteseydim hayatımı, mutlak sana söyliyemediklerimi renklendiridim .  
hergün giden benden giyorsa, silmek isterdim ben benliğimi   

İÇİMDEKİ YANLIZLIK ;


Bazen söylemek istiyorum içindekini yüzüne karşı, bazenden kaçmak  istiyorum, yanında olmadan, olmadığın yerlere, nedendir bilmiyorum doslukmu, aşkmı yoksa bir anlık hassiyetmidir. ama bazen istiyor, bazen korkuyorum, bazen boş veriyor, bazen ciddiyetden catlıyorum , yorumdum aslında, yüzümü elime alıp hislerim ile değilde mantığım ile hareket etmekden.
söylemelimiyim, söylememelimiyim bilemiyorum ama cığlık atmak ve haykırmak istiyorum ......?

22 Aralık 2010 Çarşamba

ZİNCİRLERİMİZ

  • AŞK 
  • PARA
  • NEFİS
  • ÖZLEM
  • HEYCAN
  • ACI
  • KORKU
  • TELAŞ
işte nedir zincirlerimiz, bizi köşebucaksarmış, yırtamuyoruz üzerimizdeki ölü toprağını, bağıramıyoruz veya kıramıyoruz, acaba bu bizi sıkıkıya tutan zincirler nelerdir. Yoksa hayatımızmı, yoksa yaşmak için gereklı olanmı , bence aslında bunlar bizi tutan zincirler değil, bunlar bizim insan olduğumuzu gösteren sınırlarmı, aşksız , parasız, tutkusuz veya telaşsız bir hayat olurmu, elbette olur ama ozamanda acaba bir insan değilde bir havanmı oluruz. SEVİYORUM ZİNCİRLERİMİ onlar beni insan yapan değerlerin topluğu, onlar beni yaratıcıma yaklaştıracak olan sınırlarım, onlar aslında düzgün ve mutlu olacak yaşamın anahtarları. Bir bakın hayatınıza belkide kırmak istediğiniz kurtulmak istediğiniz zincirleriniz sizi siz yapan değerlerinizdir  .

9 Aralık 2010 Perşembe

NE, NEDEN NİÇİN

Yaşamın kıyısında veya tam ortasında, sabah uyanırken yada gece yatarken, mutlumusun acaba kendi başına kendi yerinde kendince kaldığında,
bence değilsin;  çünkü yanlızlığın içinde bile yanlız kalamıyacağını bildiğinden. 
Aslında yanlızlığında ne aradığın önemli, sadece yanlızlıkmı ! yoksa bilemediğin veya bilmek istemediğin, göremediğin veya görmek istemediğin, duyamadığın veya duymak istemediklerindenmi, kaçış yanlızlık sığınagı. 
aslında en büyük yalızlık, aslında en büyük kaçış, en kalabalık en çoklukların olduğu yerde, senden birinin olmaması , aslında kaçış yaşamındaki her anı, sadece üç soru ile cavaplamaktan " ne, neden, niçin" aslında kaçış ve yanlızlık cığlığı en sonunda, her an yakın olan ama her zaman uzakmış gibi görmediyin, duymak istemediyin, işitmekten hoşlanmadığın son kale son nokta olan mezar yanlızlığı. işte orda tam orada  çıplaklık içinde, caresizlik içinde korku halinde, bilinmezliğin telaşındayken yanlızmısın?

8 Aralık 2010 Çarşamba

YANLIZLIĞIN İÇİNDE YÜKSELEN SES

Sanki Her Yerden
Gözümü alıyor her yüksek
Sanki her yerden "Ben" düşüyor
"Ruhum", çekilir gibi hep ayak diplerinden
Yukarılara çıkmak için bin "can" atıyor

Bütün köpeklerin ağzında kokmuş bir parçam
Her köşe başında duruyor kesilmiş başım
Sökmüş kalbimi tutuyor kanlı elleriyle her kadın
Sanki her yerde "Ben" ölüyor